top of page

Nina Krogh

(b. 1991 Norway)

Untitled (2018)

https://www.ninakrogh.no/


I have never been to Adana before. The faces are different from those I am so familiar to back home in Norway. When I come to a place where I do not understand the language, I tend to use my eyes more than my ears. The visual queues become more important to understand my surroundings. Drawing people in Adana is a way for me to get to know the people living here, to see them longer than a blink of an eye when I pass them in the street. Each drawing is an extraction from a fleeting moment of someone, somewhere in Adana.

 

It is when you draw someone that you really see them, every line on their face, every fold of their clothes. You have studied all the angles like an architect. When I draw nothing else in the world exists. Every movement of the hand is crucial, the illusion of making a human being appear on paper can be broken at any moment. Even though we do not speak the same language drawing allows me to have a voiceless conversation with them through the intimate language of drawing.

Nina Krogh

(d.1991 Norveç)

İsimsiz (2018)


Daha önce hiç Adana'da bulunmamıştım. Burada karşılaştığım yüzler geldiğim yer olan Norveç'e gore çok farklı. Dilini anlamadığım bir yere geldiğimde, gözlerimi kulaklarımdan daha fazla kullanma eğilimindeyim. Görsel öğeler çevremi anlamak için daha önemli hale geliyor. Buradaki insanların çizimlerini yapmak, onları tanımak için önemli bir adımdı. Çünkü bu sayede sokakta bir anda gördüğüm insanları daha yakından inceleyip tanıyabiliyorum. Her bir çizim, Adana’nın bir yerinde, geçici bir andan bir iz çıkarımı oldu.

 

Birilerini çizdiğim zaman, onları daha iyi görebildiğimi düşünüyorum; her bir çizgide yüzlerindeki ifadeleri, kıyafetlerinin her detayını, taşıdıkları eşyaları birleştirerek onlar hakkında bilgiler ediniyorum. Mimar gibi tüm açıları inceliyorum. Elin her hareketi çok önemlidir çünkü kağıt üzerinde bir insan yaratma yanılsaması her an kırılabilir. Aynı dili konuşmuyor olabiliriz ama; ben çizimlerim yoluyla  onlarla sessiz/sözsüz bir iletişime geçmiş olabileceğimi düşünüyorum. Çizim yaparken dünyadaki hiç bir şeyle ilgilenmiyor adete büyülenmiş gibi hissediyorum.

bottom of page